Skip to main content
Büyük Savaş, Çöken Avrupa ve İngiltere 2 – Haluk Başçıl

Büyük Savaş, Çöken Avrupa ve İngiltere 2 – Haluk Başçıl

İngiltere yaşadığı savaş tahribatının altından kalkmak, kendisini toparlamak, sömürgelerindeki milliyetçi anti-sömürgeci başkaldırıları kontrol altında tutmak için devlet ve toplum yapısını yenilemek, elden geçirmek durumundaydı. Tüm bunlar için de ABD’ye muhtaçtı.

2. İngiltere’de Halkın Durumu

Nazi savaş makinesi askeri saldırılarının yanı sıra psikolojik savaş tekniklerini de kullandı. İktidarın ve toplumun moralini bozmaya, ruhunu ve beynini etki altına almaya yönelik çok yönlü saldırılar geliştirdi. Şehir merkezlerini, katedralleri, büyük yerleşim alanlarını bombalanması bunun bir parçasıydı:

  • Alman hava kuvvetlerinin yanıcı ve tahrip gücü yüksek bombalarla yaptığı saldırılar, başkent Londra ve diğer şehirlerde (Manchester,  Liverpool, Birmingham) büyük tahribata yol açtı.
  • İngiliz hava sanayi merkezinin olduğu Coventry’e yönelik yoğun saldırılarda 50.479 ev oturulamaz hale geldi. Katedralin kuleleri hariç olmak üzere şehrin büyük bir kısmı yıkıldı. Deniz üssünün bulunduğu Plymouthşehri de yoğun saldırılara maruz kaldı.

Alman hava saldırılarının sonuçları ağırdı:

  • Londra’da 30.000’den fazla insan hayatını kaybetti, 50.000’den fazla kişi de ağır yaralandı. On binlerce bina yıkıldı, yüz binlerce insan evsiz kaldı.
  • Liverpool’da yedi gece sürecince yapılan saldırılar; 6.500’den fazla evin tamamen yıkılmasına, 190.000’inin ağır hasarına yol açtı. Demiryolları, tramvay hatları, gaz, elektrik ve telefon, su ve kanalizasyon şebekeleri tahrip oldu, şehrin alt yapısı çöktü. 
  • İngiltere’de büyük kentlerde evlerin yaklaşık %30’u hava bombardımanı sonucu yıkıldı ya da oturulamaz hale geldi. Fransa, Belçika ve Hollanda da ise bu oran %20’lerdeydi.

Luftwaffe’ın saldırılarına karşı Başbakan Churchill, faşist Hitler’i yenmek, demokrasinin zaferini sağlamak, daha adil ve eşitlikçi bir toplum için İngiliz halkına çağrı yaptı. Halkı seferber ederek savaşı bir “halk savaşı”na dönüştürdü. Halkın kendi içinde dayanışmasını, direncini arttıran adımlar attı:

  • Londra’ya dönük yoğun hava saldırıları nedeniyle metro istasyonlarını, kantin, banyo ve tuvaletlerin de olduğu 100-150 kişilik toplu sığınma yerleri haline getirdi.
  • Hava saldırından sivil halkı koruyan toplu sığınma yerlerinde eğlence konserleri, film gösteri düzenledi. Yerel kütüphanelerden gelen kitaplarla da kütüphaneler oluşturdu.
  • Yarattığı seferberlik ruhu sayesinde;
    • Savaş sanayinde çalışan işçiler hafta sonu tatillerinde de çalıştılar. Vardiya sayısını arttırdılar. Ücretli işçilere destek veren gönüllü işçi grupları oluştu. İngiliz uçak sanayi Almanlardan daha fazla uçak üretir hale geldi.
    • Şehirlerde yıkılan binaların altında kalan insanların ve malzemelerin kurtarılması, çocukların tahliyesine, molozların temizlenmesi ve geri dönüşüme uygun olanların ayıklanması, yangınları söndürülmesi faaliyetlerinde resmi ekiplere yardımcı gönüllüler birlikleri oluştu.
    • Evleri yıkılan insanların kaldıkları barınma merkezlerindeki kantinleri işleten, burada yaşayanların ihtiyaçları karşılanan gönüllü gruplar oluştu.
  • Yoğun ve sürekli bombalamalar, insanlarda strese, kaygı ve korkuya, ağlama, yeme bozukluğuna, gebelerde düşüklere (fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara)  neden olsa da toplumsal çöküşe yol açmadı.

Nazilerin her saldırısı ve yarattıkları felaketler, neden oldukları acılar, toplumsal dayanışmayı daha da arttırdı. Her bombalama ve yıkım, toplumda umutsuzluğu değil, tam tersine mücadele azmini arttırdı. İnsanların zorluklara göğüs germe, yaratıcılık ve beceri kapasitesi Nazilerin tahminin ötesindeydi.

Savaşın İngiltere’ye maliyeti (insan kaybı, yakılıp yıkılan şehirler, açlık ve yoksulluk hariç) 1 trilyon dolardan fazla olduğu söyleniyor.  İngiltere’nin kaynaklarını tüketen savaş sona erdiğinde, ülke de tükenmişti.

3. Sonuç

Sanayileşmede, sömürgecilikte, uluslararası ticarette birinci sırada yer alan, finansal sisteme liderlik eden İngiltere, büyük savaş öncesi gerilemeye başlamıştı. İngiltere bu savaşa, tüm bu alanlarda gerilediği bir dönemde yakalandı. Savaş öncesinde ABD’den 4.075 milyar $ kredi almak durumunda kalan bir ülke konumundaydı.[1]

Büyük savaş İngiltere’nin var olan kaynaklarını da tüketti:

  • Dünyada; sanayi üretimindeki, uluslar arası ticarette ve finansal sistemdeki gücünü daha da zayıflattı. Sterlin ve döviz cinsinden milyarlarca dış borç yükü altında kalmasına neden oldu.
  • Gayri safi hasılanın büyük bir kısmını (1943 yılında %54’ü) savaşa ayırmasına yol açtı. İnsanlarını yoksullaştırdı. İç tüketimin savaş öncesine göre %80 azalmıştı.
  • Japon işgali nedeniyle sömürgelerinden gelen mali kaynaklarından mahrumdu.

Yine de kıta Avrupa’da Nazi işgali altındaki ülkelere göre daha şanslıydı. Alman işgalini önlediği için ülke kaynakları yağmalanmamış, devlet ve toplumsal yapısını da tahrip edilmemişti.

Savaş sona erdiğinde bitkin durumdaydı:

  • İngiltere beş buçuk yıl süren savaşın erittiği sınırlı kaynakları telafi etmek, felaket eşiğine gelen ekonomisini ayağa kaldırmak zorundaydı.
  • Savaş sanayisini yeniden halkın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde sivilleştirmesi, yıkılan şehirlerin imarı, tahrip edilen alt yapının onarımı, evsiz kalan insanlara barınak temini, dış borçların ödenmesi gerekiyordu. Bunun içinde sermayeye ihtiyaç vardı.
  • Sömürgelerinde; Büyük Savaş öncesi, Malezya, Singapur, Burma, Hong Kong gibi sömürgelerinde başlayan başkaldırılar, Japonya’nın buraları işgal etmesiyle yeni bir boyuta ulaşmıştı. ABD ve İngiltere’nin Japon işgaline karşı mücadele eden milliyetçi hareketlere destek vermesi onları daha da güçlendirmişti. Japonya’nın da kayıtsız şartsız teslimi, işgal ettiği sömürgelerden çekilmesi, İngiliz sömürge yönetiminin eski gücünde olmaması, bu topraklardaki anti-sömürgecilik hareketlerini eskisi gibi kontrol edemeyeceği açıktı. “Üzerinde güneş batmayan” sömürgelerini elde tutması eskiye göre daha zordu.

İngiltere tüm bu sorunların altından kalkabilmek için kendisini toparlaması, devlet ve toplum yapısını elden geçirmesi gerekiyordu. Bunun için:

  • İhtiyacı olan ekonomik yardımı alabileceği tek ülke ABD idi.
  • Hakimiyetinin sarsıldığı sömürgelerinde kontrolü yeniden sağlamada ekonomik, politik ve askeri destek alacağı tek ülke yine ABD idi.

Kısaca İngiltere’nin geleceğinde tüm yollar ABD’ye çıkıyordu.

Temmuz 2020, Haluk Başçıl

Devam edecek: Büyük Savaş, Çöken Avrupa ve İşgal Altındaki Almanya – Haluk Başçıl

[1] Dünya Savaşları Ve Büyük Buhran Arasındaki Etkileşimin Ekonomi Politiği, İbrahim BAKIRTAŞ, Ali TEKİNŞEN