“NÜKLEER SAVAŞ” OLASILIĞI YÜKSEK BİR VUKUAT MI ? – Orhan Karakuş

Derhal  koşulsuz ateşkes ilan edilerek: Hakkaniyet temelinde sulh yapıcı kollektif  organik  irade,  doğanın içinden geçtiğimiz  bu  sosyo -pisiko aşamasında  sahnede olan bu “vahşi  makro dizayn  perdesi” dışında yepyeni  bir toplumsal nizama doğru hür dünya için vicdani politik rota temelinde bir   yol açmalıdır.

1914 Seçimleri ve Birinci Dünya Savaşı– Haluk Başçıl:

Osmanlı kimliği altında etnik-dini toplulukları, bir arada tutan, birlikte yaşama hizmet eden Hıristiyan milletler örgütlenmesi, kapitalizm ile birlikte etnik-dini kimlikler temelindeki ayrılıkçı yapıya dönüştüler. Adeta “devlet içinde devlet” -paralel bir devlet yapısı- konumlarıyla Ermeni ve Rumları Patrikhaneleri ayrılıkçılığın, “bağımsız devlet” oluşturmanın en büyük savunucu haline geldiler.

1912 Erken Seçimleri, Siyasi Partilerde Söylem ve İttifaklar – Haluk Başçıl

Bu topraklara yabancı ve köksüz tüm liberal partiler,  anti-liberal feodal elitlerle işbirliği yaptılar. Seçim çalışmalarında da onların hegemonyasındaki cahil, geleneklerine ve dinine bağlı kesime “zamana-mekana” uygun dini yalanlar ve demagojilerle ürettiler.

Uylaşım Ufku – Orhan Karakuş

Ülkemizde mevcut rejim/iktidar muktedirleri sitemden alternatif bir seferberlikle makul bir çıkış yolu üretme yerine batışı birlikte koordine ediyorlar. …Saraylı iktidarının değişimi açısından erken seçim çağrısı ve meşru direniş formları sözde bile olsa “demokrasi dışı arayış yöntemlerine karşı bir çözüm” olacaktır. … Velakin bu sistemin pansumanla restorasyonu kangren olmuş dertlere bir çare değildir. Sistemin sömürü çarklarının çevrimi açısından hiç bir şey değişmeyecektir.

<