Skip to main content
Covid’in Eğitim Süreçlerine Etkisi -Orhan Karakuş

Covid’in Eğitim Süreçlerine Etkisi -Orhan Karakuş

30 Ağustos Zafer Bayramı ve 01 Eylül dünya Barış Günü’ne atfen…

Geleceğin ekosistem doğallığında, kul hakkına riayet temelinde dönüşüm ve değişimi süreci “yeni ve güçlü bir kurucu iradeyi” gerekli kılıyor.

Wuhan’dan günümüze Salgın…

2019’da Çin’in Wuhan eyaletinde (kaynağı tartışmalı) hasıl olan Covid-19 dünyayı değişik varyantlarıyla etkisi altında tutmaya devam ediyor. Salgın etkisiyle kronik hasta olan nefsi mülkiyetçi dünya düzeninde ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarda önemli dönüşümler ortaya çıkıyor. Salgını adlandırmada alfa, beta, delta, derken hızla yayılım gösteren yeni varyantları da vukuu bulmaya başladı. Bilimsel çabaların toplumsal duyarlılık ve mücadele azmiyle birlikte ele alınması sonucu kısmi korunum formları oluşuyor. Aşılama, maske –mesafe, sosyal aktivelerin kısıtlanışı korunmaya katkı veriyor. Velâkin henüz tünelden çıkılmadı.

Kalabalık insan ilişkisi ve toplu aktivesi olan eğitim sektöründe altyapı hazırlanması çok önemli bir vaziyet oluşturmaya başladı. Sağlıklı ortamlarda verimli bir eğitim nasıl ve hangi yöntemlerle yapılacak? Resmi siyaset ve bilimsel dokulu sivil otoriteler bu konuda aynı yönelimde değil. Resmi siyaset otoriteleri kendilerini başarılı ve olayların gelişim seyrinin kontrol altında tuttukları propagandasını yapmaktadırlar. Algı çarpıtma, veri örtme ve sayısal manipülasyonlar çerçevesinde “saldım çayıra” durumu idare etmektedirler. Bilimsel doku ve duyarlılığı yüksek sağlık insanları bu yol yerine halk sağlığı kuraları ve salgına karşı tedbirlerin toplumsal motivasyonu üzerinde durmaktalar. Aynı yönelim tabanına sahip olmayan bu vaziyeti; baskılamayla yöneten siyasal elitler, temel meseleler yanında salgınla mücadele konusunda da çaresizler.  Nerde ve nasıl patlayacağı belli olmayan serseri mayın tarlasında yaşıyor gibiyiz.  Mevcut şartlar altında ve yeterli tedbirler çerçevesinde altyapı organizasyonu yapılmadan, Eylül ayı başında yüz yüze eğitimin tüm kademelerde başlatılması lüzumsuz bir “siyasi güç gösterisine” dönüşüyor.

Eğitim süreçlerine pratik öneriler…

Geleceğimizin mimarı olan yeni nesillerin sağlıklı ve verimli ortamlarda kendilerini geliştirmeleri ve toplumsal süreçlerde aktif rol almaları her toplumsal yapının doğal istencidir. Onur kaynağımız olan gençliğin kendisini olağan üstü zor olan bu kaotik süreçlere kendisini hazırlaması; hakikati yakın kavrama temelinde ilmi-bilmi senkronize yöntemlerle sağlanır. Kültürel formu bilimsel yaklaşımla irdeleyen ve risklerin yönetiminde matematiksel modellemelerle yaşam dinamiğinin uyumunu gözeten bir eğitim müfredatı meselesine daha önce ayrıntılı değindik.( bknz:  yeni nesillerin eğitimi meselesi www.gelenekvegelecek.com )

  1. Önümüzdeki 2021-2022 eğitim döneminde: tüm öğrencilerin her kademede aşılanması,
  2. Eğitimi bir kamusal hizmet olarak ele alıp, tüm sınıf ortamlarında 13-17 kişilik öğrenim gruplarına ücretsiz altyapı sağlanması,
  3. Branşlarında uzman öğretici ve meseleye hakimiyette rehber öğretmen formu için hizmet içi eğitim,
  4. Önümüzdeki ultra teknik çağda ehil ve liyakat usullerine göre yeni öğretmen yetiştirilmesinin bilimsel tabanda açılması,
  5. Eğitim, sağlık, güvenlik ve doğal gıda tedarikinin bütünlük içinde top yekun bir seferberlik olarak planlanması…

Kaotik ortamlardan esenliğe çıkış inisiyatifi…

Üç-beş yılık bir zaman diliminde köklü bir değişim sürecini yaşayacağız. Pandemi, ekonomik-sosyal kriz, düzensiz göç dalgaları, kuraklık ve kıtlık temelindeki iklim felaketleri mevcut nefsi mülkiyetçi sistemi içten felç edecek. Bu dönemde bilimsel dokuda yetkin ve ilmi süreçlerde kâmil olan insanların ferah bir esenlik, acısız ve sancısız bir doğum için sorumluluk ve inisiyatifi ele almaları gerekiyor. Kurulu düzenin yapısal oluşumları, siyaset elitleri ve mevcut idari organizasyon yetenekleri bu süreci karmaşaya, iç-dış harp ve darp ortamına doğru sürüklüyor.

Geleceğin ekosistem doğallığında, kul hakkına riayet temelinde dönüşüm ve değişimi süreci “yeni ve güçlü bir kurucu iradeyi” gerekli kılıyor. İnşallah mevcut nefsi mülkiyetçi düzen aşılacak, sulh ve adalet temelinde yepyeni bir dünya inşa edilecek.

 

Allah Kerim…                                                                        01.09.2021-Orhan Karakuş