Vicdani politik bir rota için meşveret(1) – Orhan Karakuş
Orhan Karakuş, Aralık 2018
Allah -u Teala “en iyi tanımlısını” şüphesiz ve şeksiz tam bilir.
Bu yazı tefrikasında; İLMİ MANTIK ve BİLMİ AHLAK meselesini özümüzden geleni meşveret kulvarına akıtıp , lirik ve kimi matematiksel terimler ile bağlantılı konuları irdelemeye gayret edeceğim. Öncelikle;1- Bağımsızlık, 2-Sulh yapıcılığı,3- Hakkaniyet, 4-Razılıkla helalleşme 5- Uyum birlikteliği, 6-Toplumcu yurtseverlik, 7-Toplumcu hürriyet düzeni ve 8-Tasavvufi praksis yol terimlerini kavramsal düzeyde deruni Türkçe’nin dilsel varlıklar dizgesi(kültüreli etkileyen sahici değişkenler) olarak takdim edelim. Kadim kültürelin birikimli dönüşümünde bu özdeğerlerin farklı yorumlanışı tüm alanlarda ayarlı bir kıymet hususu ile yer alır. Bizde yeni kültürel için arınmayı bu terimler dizgesi ile arayacağız.
Lirik değinmelerde göze pınarlarımız olarak; “Dört kitabın manası bir tek Elif” diyen Yunus Emre, Nar-ı beyza özde diyen Hacı Bektaşi Veli ,Aşk ile yanmada Mevlana, Arifan olarak kendin ve yol bilmeyi Şems-i Terbiz-i, Sofistike zerafette Beyazit Bistami , Tayı mekan’da Hallacı Mansur ve İbn Arabi’den esinle gönüllere Futuhat…ve ilah… Tasavvufi dem…
Başta Aristotales, L.Feurbach, Henri Pioncare, I.Kant, Marks, Yılmaz Öner, M. L. Zadeh, A. Gramci ve Sultan Galiyev akış kaynağından ise uygulama metodolojisi ve bilgi yorumlayışı alarak yoldaki köşe taşımızı… Praksis dayanak … Bu platformadaki konum ve cihetimize uygun Vicdani politik rotada yer alma desturumuz olacak, içkin ve dönüşüm için donanım sağlayacak yeni litratürü geliştirmek üzre; yaşadığımız coğrafyanın kadim kültürelin birikimini Fuzeysel Mantığın (Bulanık Mantık) terimsel süzgecinden geçirmede dostlarla muhabbet dili ile etkileşime girmeye açık olacağız. Yeni bir kültürel yapılanmada toprağın dilindeki değişim ve dönüşümdeki bu arayışımızı: Tasavufi Praksis yol yaklaşımı olarak ifade edeceğiz… Acısı yeri göğü i tutan yedi kapıdan aynı anda geçen bir insanı kamile danışıp Sözü Nesimi’den bir tuyuğ ile devam edelim:
“Bî-vefâ dünyâdan usandı gönül
Yok didi dünyâyı yok sandı gönül
Düşdi IŞKın odına yandı gönül
Vahdetün kand-âbına* kandı gönül.” Seyid İmadeddin Nesimi…(*şekerli şıra)
Kendimizden de açılacak bu yola atfen:
Sezgiye kap vurup aşkla yoralım,
Gönüle sunulan Nur-u Işk’ta yanalım,
Dört bir yana akan aynı Kün’de olalım,
İnayetin lütfundan özlü SÖZ’ü alalım… 1.12.2018
İlim ve bilim arasındaki anlamca fark…
Zümer suresi 9.Ayet Yaşar Nuri Öztürk meali : “9. Böyle birisi; gece saatlerinde secde ederek, ayakta durarak ibadet eden, âhiretten korkan, Rabbinin rahmetini uman biri gibi midir? De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler eşit olur mu? Ancak gönül ve akıl sahipleri düşünüp ibret alır.”
“Bilme”: yakını anlama, gidişattaki özdeğerleri kavrama ve içinde taşıdığı belirsizliği irdeleyerek içeriği iyi tanımlama olarak yorumayıp bilgiyi entropi ile bağlantılı açığa çıkan kalıcı bir İZ başlangıcı yapalım. . Burada ayeti kerime ile başlama amacı “İlm” deki irfan olgusu ile bilimsel yönetem arasındaki ince zarı iç ve dış yönelim yüzeyinden zerafetle inceleyebilmektir.
Potensia kavramı Aristotales orijinli olup Yılmaz Öner’in yorumlayışı temel alındığında içerik olarak evenselde doğal gidişatla uyumlu kültürel ve teknik alanlarda hacimseli kavramada yarıçapı içe doluşla kişiye göre kademeli ve geçirgen olan “konveks verili durumu” ifade eder. Daha ileride Fransız matematikçi Henri Pioncare vesile kılınarak sezgi ve mantık üzerine bir kıymetlendirme kesimi açılacak, Yılmaz Öner’in bilgi için getirdiği “iyi tanımlamayı” da düzenleyici bir esas olarak görüşlerimizin açılımında ifade edeceğiz.
“İlim Çin’de olsa gidip öğrenin.”Hz. Ali
“Bilim, gerçeğe giden yolları aydınlatan ışıktır.” ( Aristoteles )
“Dünyada her şey için,medeniyet için,hayat için . başarı için, en hakkiki mürşit ilimdir, fendir”…M.Kemal Atatürk
“İlim ilim bilmek, ilim kendin bilmektir…”Yunus Emre.
“Bilgi en büyük güçtür…” F.Bacon
TDK’(Türk Dil Kurumu)ya göre Bilim:1.isim Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen,deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi,ilim.(tdk.gov.tr)
Bilim:Serili alem ( evrenin) doğal yapısını ve gidişattaki devinimin özü olan hareketleri incelenmesi, bir modelleme çerçevesinde matematiksel metotlarla analitik olarak irdelenmesi ile bilginin kesinlik kazanması, sürekliğe bağlı olarak süreçte kendindeki ayıklanmayı da kapsayan teorik ve uygulama çalışmaların ilgili alanlara yayılmış bütünlüğü…
İlim:İnsanın kendini gidişattaki içseliğe katarak evrende olan biteni kalbi gözle i idrak edip Hakk’ı bilmesi, kendine varışı çözümlemesi ve kendin bilmesi…Bilim ve ilim’deki içeriksel anlam farkını uylaşıma sunalım:
Bilim ve ilim için felsefi yaklaşım;Tarihselde bilgi birikimi ile teknik düzey gelişimine bağlı ve karışık olarak , bazen birini diğerinin yerine kullanarak yapılan yorumlayışlarda esas olan bilimi: gerçeğe(Hakikate) ulaşım yollarında bilginin metodolojik olarak kesinleştilimesi işlevi(Aristoteles)… ilimi marifeti ise hakikatın yakın idrakı için kendini bulma ve bilme işlevidir.(Yunus Emre) Bu iki yakalışm birbirinden oldukça farklı doğal ve ruhani yeni alanlara doğru farklı ufuklar açarlar. Bilimsel ve rasyonel düşünmeyi odakta tutarak doğayı fetiş haline getirme ile ilim yolunda statik bir dışsal tanrısallığa vurgu yapmak da aynı ifrat denkliğindedir.
Günümüz dünyasında(Fransa’da sarı yelekler, Yeryüzündeki Göçmen haraketleri ve İklim kaygısı ile Avusturalya’da öğrenci haraketi) tarihseli anlaşılır yorumlamak ve pratiğin şekil almasında vicdani bir rotayı oluşturmak elzemdir. Karamsarlığı kökünden kazıyarak umudu çoğaltacak olan gönül deminde bir akıletme işlevi; irfani ışk ile bilim yolunda matematiğin geliştirdiği kavramları yerli yerinde ve sarmal olarak kullanmayı zorunlu kılmaktadır.
Mantıksal yaklaşım hangi demden?…
Genelde Aristo’nun ifade ettiği özdeşlik mantığında bir eleman A da ve A, A’dır (kesinlik)… Aksi durumda a elaman A değilse B’de dir (fark). Ak ve kara zıt uçlarına bağlı olarak, doğru(D) için (1) yanlış (Y) için (0) sayısal değerleri kullanılır. Diyalektik mantık bunun ikisinin de bir aradalığı ile zıtların birliği(bütünlük) ve her şeyin bir öteki ile ilinek bağı vardır demesine rağmen temelde bu değerleri kullanarak bir son tahlilde A, A’dır. A evrimsel değişime uğrayarak ya da sıçramalı B olur, demektedir (evrim-devrim). Bu mantıksal yaklaşımlar sembolleştirilip, kıyas ve belli çıkarım kuralların da sistemleştirilip klasik mantık bilgisi olarak hem felsefi hemde matematiktsel litaretürde işlenmeye devam edilmektedir.
Diyalektik mantık klasik ‘Aristo mantığının’ belirli noktalardaki sorunsallığını ortaya koymuş ancak onu aşma boyutuna ulaşamamıştır. Fuzzysel Mantık ( Bulanık Mantık) kuralları klasik mantığın ak- kara boyutundaki uç ekstrem değerleri giri binlerce ton alanında 0≤x≤1 ve x elaman Reel sayı olan kesintisiz bir aralık yada potensia tanımlayarak bir kümeye aitlik olgusunu da a elamanı A için 0≤µA(a)≤1 arasında bir Fuzzysel sayısal değeri vererek mertebe ve derecesine bağlı kısmi aitlik ile ölçümleme, şartlara bağlı girdiler – durulama(belirsizliği pozitif çözüme yakınlık ile kapsama alma algoritması) – çıktı olarak irdeleme surecini ortaya koymuştur. Bir olgunun ve olayın belirsizliğini de gözeterek irdelemede Fuzzysel mantık; durulanma sürecinde alt ve narin süzgeçlerde Fuzzysel sayılarla (üçgen, yamuk, Gausian vb…) değerleme sonucu; şuraya şu kadar ait, buraya bu kadar ait, hemen hemen şudur ve olası bir çıktı olabilirliği budur gibi eşikler ile daha ince bir rafine ediştir. Bu alışıla gelen klasik akıl yürütmeyi aşmada ve kapsamını genişletmede yeni bir ufuk açılımıdır. Henüz yeni olun bu rafine akletme işi güncel yaşam ve nesillerin eğitim – öğretim müfredatına tam olarak girememiştir. Pür, gelişmiş tıp ve mühendislik alanlarında, kimi teknik yapılanmalarda (yapay zeka, sinir ağları) modelleme çalışmaları ile sürmektedir. Modern fizikteki Genel-özel Görecelik, Kuantum teorisinin matematiksel kavramları ve Kaos, diferansiyel geometri, operatörler cebiri ve pisiko -sosyoda istatiksel mekanik, Bulanık Mantıktaki düşünsel irdeleme formu sonucu oluşan bütün bu gelişmeler ve “bilincin madiliği” (L.Feurbach) meseleleri, bilimsellikten beslenmeyi gerektirmektedir. Tüm halik olmuşların hakkını gözeten politik fikriyat alanına bu dönüştürücü bilgi gücü henüz yansıyamamıştır. Tasavufi Praksis yolda felsefi yaklaşımı ile yapısal sütunlar temelinde “zamanın mekansal açılımı” kavramına da dikkat çekerek yeni bir kültürele katkı için sunumlar yapmaya, toplumcu yurtsevlik mihverinden yürüyüş geliştirmeye, toplumcu-devrimci gelenekle Türkiye gerçeğinden ağrı bu platformda yazılar paylaşmaya gayret edeceğim. Mistik ruhani tasavvufi kültürelde damıtılmış; inayet ve vahdeniyet gözeten Nasreddin Hoca’nın meşhur sende haklısın, sende haklısın ve de sende haklısın fıkrasındaki düşünüş süreçleri ile deruni Türkçe, yukarıdaki dizgede sunduğumu kavaramları ile Fuzzysel mantıkla gönül deminde akletme’ye çok yatkın bir dilsel birikime sahip olduğunu göstermektedir. İçe doluşlu düşünsel devinimle, Fuzzysel mantığın nakşına uyumlu duygusal gergefin anda akıl operatörü tarafından tutuklaması ile keşif- icat dolumlu fikriyat ve beceri sonrası bilincin maddiliği olan ESER’ler oluşur. Bu temel birleşik önermenin ışığında; İçe doluş bağlantılı(İnayet) akıl operatörü ile anda verili potensiayanın tutuklanması sonucu toplumsal yaşamda dizgedeki sekiz sentetik kavram sosyo-psiko verili bilinç seviyesini yükseltip birikimli potensia sınırlarını geliştirir. Yaşamda karşılıklı yarenlik sofraları kurulabilme ve uygulama sahasında beceri geliştirme sonunda hakikate yakın bilgiler, sosyo -pisiko akışta kıvamına gelince sürecte gömülü sistem iç-dış birlikte dönüşüme üretken bir kollektif irade ile dahil olur.
Fuzzysel imbikten Ahlak üzerine nasıl bir NORM?…
H.Pioncare’de “Bilim Ahlakı” ve A.Einstain’da “Bilimsel Ahalak”…
Yılmaz Öner’den “bilgi” İbn-i Arabin’den “ Futuhat”…
“Ayarı Tutarlı Ahlaki”norm için aksiyomatikleştirme önerileri…. (devam edecek)…06.12.2018
Kategoriler
Son Makaleler
-
Tasavvufi Praksis Yol Felsefi Dizgesi…- Orhan Karakuş
-
YIKIM ve KIRIMDAN NASIL ÇIKILACAK?
-
Teknohibrit Harbi Bertaraf İçin Çözüm Yolu- Orhan Karakuş
-
Kültürel Devrim Halkasının Felsefi Dili Deruni Türkçe’nin Sentetik Gücü – Orhan Karakuş
-
Bağımsızlık – Saffet Bilen
-
Bilgeler Meclisi ve Ulu Hakanlık Divanı (BİMUHAD) – Orhan Karakuş
-
Ya Cehennem Ya da Sulh ve Huzur 2 – Orhan Karakuş
-
Ucu Yanık Mektup Değerlendirmesi -Fahrettin Önder
-
Osmanlı’nın Yarı-sömürgeleşmesi, Günümüz ve Çözüm- Saffet Bilen
-
ARAFTAYIZ…1 – Orhan Karakuş